DEVAM: Eteğine Bulaşan
Necaset İn Hükmü
حَدَّثَنَا
عَبْدُ
اللَّهِ بْنُ
مُحَمَّدٍ
النُّفَيْلِيُّ
وَأَحْمَدُ
بْنُ يُونُسَ
قَالَا
حَدَّثَنَا
زُهَيْرٌ
حَدَّثَنَا عَبْدُ
اللَّهِ بْنُ
عِيسَى عَنْ
مُوسَى بْنِ
عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
يَزِيدَ عَنْ
امْرَأَةٍ
مِنْ بَنِي
عَبْدِ
الْأَشْهَلِ
قَالَتْ
قُلْتُ يَا
رَسُولَ
اللَّهِ
إِنَّ لَنَا
طَرِيقًا
إِلَى
الْمَسْجِدِ
مُنْتِنَةً
فَكَيْفَ
نَفْعَلُ
إِذَا
مُطِرْنَا
قَالَ
أَلَيْسَ
بَعْدَهَا
طَرِيقٌ هِيَ
أَطْيَبُ
مِنْهَا قَالَتْ
قُلْتُ بَلَى
قَالَ
فَهَذِهِ
بِهَذِهِ
Abdu'l-Eşhel
oğullarından bir kadın şöyle demiştir; "(Resulullah'a); Ya Resulullah!
Bizim mescide giden yolumuz pis, kerih kokuludur. Yağmur yağdığında ne yapalım?
diye sordum.
''Bu kirli yoldan sonra
daha temizi yok mu?'' dedi. ''Evet (var)'' dedim, ''Temiz yer pis yerin
pislettiğini temizler" buyurdu.
Diğer tahric: İbn
Mace, tahare
AÇIKLAMA: Hattabi, bu ve bundan önceki hadislerin
senetlerindeki sahabi ravilerin halleri meçhul olduğu için bu iki hadisi tedbirle
karşılamak gerektiğini söyler. Ancak hali bilinmeyen raviler, sahabi olduğu ve
sahabiler tümüyle sika (güvenilir) kabul edildiği için Hattabi'nin bu sözlerine
itiraz edilmektedir.